‘’ Bir teneke demir mi yoksa bir teneke pamuk mu ağırdır? Bu sorunun cevabını bilemeyen, veremeyen yoktur herhalde.Çoğunlukla: ‘’üzerinde düşünmeye,zaman kaybetmeye bile değmez’’ diyenleri duyar gibiyiz. Ancak bu soruyu sorduğum çok sayıda kişinin cevabı, her ikisinin de eşit olduğu yönündeydi.Soruyu dikkatle incelediğimizde, bize muhtemelen daha önce duyduğumuz, ‘’ Bir kilo demir mi, yoksa bir kilo pamuk mu ağırdır?’’ sorusundan farklı bir soru olduğunu algılarız.
Bu örnekte olduğu gibi, çok iyi bildiğimiz bir durum karşısında kaçırdığımız küçük detaylar ,bizi kolayca yanıltabilmektedir.
Zihnimizin çalışma düzeneğinde bulunan otomatik pilotumuz bizi yanıltmakta, ani tepkiler vererek detayları kaçırmamıza sebep olmaktadır. Bu nedenle gelen etkilere düşünerek ve mantığımızı kullanarak cevap vermeyi öğrenmeliyiz. Bu şekilde, olası detayları kaçırma riskimizi en aza indirmiş oluruz.
İşte hayatımızda da bazen detayları,böylesine gözümüzün önünde dururken kaçırabiliyoruz. Fark ettiğimizde ise iş işten geçmiş olabiliyor. Özellikle eğitim sisteminin getirdiği ve rekabete dayalı sınavlarda detaylar ön plana çıkmaktadır. Bir öğrenciyi diğerinden ayırmak adına hazırlanan bu tip sorular ile başa çıkabilmek için etraflıca düşünmeyi öğrenmemiz gerekmekte.Bu beceriyi kazandığımızda sorulara başka bir gözle bakmayı öğrenebilir ve belki de gerçekten konusunu bilmediğimiz bir soruya cevap verebilme maharetini gösterebiliriz.